16 Ekim 2023 - Pazartesi
Doç Dr Derya Berrak: Kendimize Dönüş
Doç Dr Derya Berrak: Kendimize Dönüş
Yazar - Doç Dr Derya Berrak
Okuma Süresi: 5 dk.
464 okunma
Doç Dr Derya Berrak
-İçsel Yaraların İyileşme Hikayesi: Kendimize Dönüş
Doç. Dr. Derya BERRAK
"Başkalarının davranışları sizin değer ve özgürlüğünüzü sınırlayamaz; yargılayıcılar kendi prangalarını taşırlar."
Carl JUNG
Carl Jung'un bu sözleri, insanların iç dünyasındaki karanlık derinlikleri aydınlatan bir çırpıda söylenmiş sözler gibi. İçimizdeki yaraların derinliğini yansıtırken, aynı zamanda bu yaraların iyileşebileceği parlak bir ışık vardır. İşte bu yazıda, içsel yolculuğun bu karanlık derinliklerine dalmaya ve orada iyileşmenin izini sürmeye davetlisiniz.
Her birimizin iç dünyasında, görünmeyen yaraların izleri vardır. Bu yaralar, başkalarının sözleri, eylemleriyle başlar ; zamanla daha da derinleşirler. Zihnimizin karanlık köşelerinde saklanıp, yıllar boyu bizi etkiler ve içimizde hüzün bırakırlar. Ancak bazı hikayeler, bize, yaraların iyileşebileceği ,içsel özgürlüğün keşfedilebileceği yolculukları anlatırlar... Bu yazı, içsel dünyamızın derinliklerine inmeye cesaret eden herkese rehberlik etsin istiyorum.
Duygusal yaralar, tıpkı göz yaşlarıyla sulanmış toprak gibidir. Başkalarının olumsuz etkileri, bu toprağı kurutur, çatlatır, an be an içimizdeki bitkiler solmaya başlar. Yargılayıcı gözler ve eleştiri yağmurları, ruhumuzdaki bitkilerin yapraklarını sarartır, çiçeklerimizi solgun bırakır. Bu içsel yaralar, iç dünyamızda öylece kanar durur. Ancak, hikâye burada bitmemeli. İçsel yaraların hikayesi, iyileşmenin de hikayesidir çünkü. Sınırlarımız, bu yaraları saracak birer pansuman gibidir. Kendi değerlerimize ve özsaygımıza olan bağlılığımız, bu pansumanları güçlendirir. Bizi dış etkilerden korur özgürlüğümüzü tekrar kazandırır. İçsel sınırlar, tıpkı kırık bir kapının tamir edilmesi gibidir. Bu kapılar, başkalarının olumsuz etkilerini dışarıda tutar. Kendi değerlerimize ve özsaygımıza olan bağlılığımız, bu kapıları güçlendirir. Bu tam da, ruhumuzun yolculuğunun başladığı andır. Özgürlüğü aramak, iç dünyamızı yeniden keşfetmek anlamına gelir. Sınırlar, tıpkı kırık bir kalbin tekrar iyileştiği gibi, içimizdeki yaraları onarmamıza izin verir. Bu yolculuk, acı dolu olsa da, özgürlüğünüzün sanatını yaratmanıza yardımcı olacaktır.
2 / 2
Duygusal Fırtınaların Getirdiği Hasat
Zihnimizin derinliklerinde, her birimizin yaşadığı fırtınaların izleri var. Bu fırtınalar, başkalarının sözleri ve davranışlarıyla başlar. İçsel çatlamalar, bu fırtınalardan doğar. Sanki kalbimizdeki toprak, bu fırtınaların ardından kurur, içimizdeki bitkiler solgunlaşır. Eleştirilerin, yargıların rüzgarları, ruhumuzun dallarını büker. Kendi değerimizi kaybetmek, sanki kendi toprağından sökülmüş bir ağacın son nefesini vermesine benzer. Ve içimizdeki bu hüzün, yavaşça yükselir, her birimizin ruhunda çığ gibi büyür. Ancak, hikâyemiz tam da bu noktada başlar. İçsel sınırlar, bu fırtınaların sakin sulara dönüşmesine yardımcı olur. Kendi değerlerimize ve özsaygımıza olan bağlılığımız, bu sınırları güçlendirir, ruhumuzu korur, olumsuz etkilerden uzaklaşmamıza yardım eder.
Ve sonunda, içsel özgürlüğü bulmanın yolu nedir? Belki de, adım atmaya başlamak için yeterli cesarete sahip olmak.. İçsel sınırları yeniden inşa etmek, kendi değerlerine sadık kalmak ve başkalarının prangalarından kurtulmak, bu yolculuğun ilk adımlarıdır. İçsel özgürlüğü bulmak, bazen içsel bir yolculuğu gerektirir. Ve bu yolculuk, sadece sizin atacağınız adımlarla başlar. Yüreğinizi dinleyin, iç sesinizi duyun. Her birimiz, kendi iç dünyamızda bir çözümün anahtarını taşıyoruz.
Sahi, hangi adımları atabilirsiniz? İçsel sınırlarınızı nasıl güçlendirebilirsiniz? Kendinize olan değerinizi nasıl yeniden keşfedebilirsiniz? Ve en önemlisi, içsel özgürlüğünüzün güzelliklerini nasıl paylaşabilirsiniz? Cesur olun, çünkü bu yolculuk sadece size ait ve yüreğinizdeki bu hikâye, belki de yeni bir başlangıcın habercisidir. Carl Jung'un sözleri, içsel yolculuğun keşmekeşinde kaybolan ruhlar için bir pusula gibidir. Bu yolculuk, bazen karanlık ve çetrefilli yollardan geçmeyi gerektirse de, sonunda ruhun en derin köşelerinde saklı olan hazineleri ortaya çıkarır. Kendinizi bulmak için cesur adımlar atın, zira içsel özgürlüğünüz, bu yolculuğun sonundaki sarsıcı ve aydınlatıcı sürprizdir. Jung'un dediği gibi, 'Kendi prangalarınızı taşımayı bıraktığınızda, ruhunuz özgürlüğünün tadını çıkaracaktır.', çünkü bu yolculuk, yürekleri sarsan ve hayatı yeniden anlamlı kılan bir serüvene dönüşebilir…
Yorumlar (0)
Tüm Yazıları