14 Ocak 2025 - Salı
Süheyla Gökçek: EKONOMİNİN TOPLUMSAL PSİKOLOJİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ
Süheyla Gökçek: EKONOMİNİN TOPLUMSAL PSİKOLOJİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ
Yazar - Süheyla Gökçek
Okuma Süresi: 3 dk.
396 okunma
Süheyla Gökçek
-EKONOMİNİN TOPLUMSAL PSİKOLOJİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ
Değerli okurlar, ekonomi kavramı sadece ekonomik parametreleri, paydaşları değil, yansımaları ve tabana yayılma özelliğiyle tüm toplumu psikolojik açıdan da direkt etkileyen bir kavramdır.
Bu etkiler sandığımızdan çok daha geniş kapsamlı olup, hem bireysel psikoloji hem de bireylerden oluşan toplumsal psikoloji üzerinde birçok alanda kendisini göstermektedir.
Ekonomik krizler sebebiyle, artan işsizlik, enflasyon ve hayat pahalılığı gibi durumlar, bireylerde ve toplumda yaygın bir stres ve kaygı yaratır. İşsizliğin bireyler üzerindeki etkileri bunlarla da sınırlı kalmayarak, depresyon, özgüven kaybı ve toplumsal izolasyona, Uzun süreli işsizlik ise bireylerin kendilerini toplumdan dışlanmış hissetmesine ve sosyal bağlarını kaybetmesine neden olabilir. Bunların sonuçları ise toplumun sosyal yapısını bozan etkileri itibariyle hepimizi ilgilendiren niteliktedir. Bu durumun en belirgin sonucu aile içerisindeki ve bireyler arasındaki çatışmaların artması demek sanırım yanlış olmaz.
İnsanlar ekonomiye olan güvenlerini yitirmeye başladıklarında, gelecekle ilgili belirsizlik duygusu artar, bu da toplumun genel iyimserlik seviyesini düşürür. Bu konu özellikle, toplum arasında “beyin göçü” diye adlandırdığımız nitelikli işgücü kaybına neden olur. Takdir edersiniz ki bulanık suya kimse girmek istemez.
Ekonomideki bozulmaların toplumsal etkileri sadece bunlarla sınırlı kalmayarak, gelir dağılımındaki eşitsizlikle çok daha derinleşir. Gelir dağılımındaki adaletsizlik hissi beraberinde toplumsal sınıflaşma ve kutuplaşmalara neden olur. Bunun sonucu ise tüm toplumun sosyal adalete olan güveninin kaybolmasıdır.
Yukarıda sıraladığımız etkenlerin sonuçlarını, gündelik yaşamın aynası olan ana haber bültenlerinde, birbirimize ve çevremize olan güven tahammül eşiğimizin yok oluşu, sudan sebeplerin dahi bireysel şiddete nasıl dönüştüğü, yada her gün yeni bir dolandırıcılık şeklinin icadı, kolay para kazanmanın aranan türlü yolları olarak izliyoruz..
Peki bu noktada, suyu tersine nasıl çevirebiliriz, yani ekonomiyi toplumsal psikolojiye nasıl katkı sağlar duruma getirebiliriz, şimdi birde bunlara bakalım.
Ekonomi politikalarında bireylerin refahını artırmaya yönelik adımlar atılmalı, İşsizlikle mücadele ve sosyal güvenlik sistemlerinin güçlendirilmesi sağlanmalı. Gelir dağılımındaki adaletsizlik mercek altına alınarak, toplumun güven ve adalet duygusu yeniden inşaa edilmeli. Psikolojik destek hizmetlerine erişim kolaylaştırılmalı. Toplumun dayanıklılığını artırmak için toplumsal dayanışma projeleri teşvik edilmeli.
Şunu asla aklımızdan çıkarmamalıyız, güçlü devlet için güçlü toplum, güçlü toplum için güçlü ve ekonomisine güvenen, yarına dair hayallerini yitirmeyen bireyler gereklidir.
Hepinize umut dolu bir Ülke ve mutlu yarınlar diliyorum..
Süheyla Gökçek
SMMM /KGK Bağımsız Denetçi
Yorumlar (0)
Tüm Yazıları