10 Temmuz 2024 - Çarşamba
Kaybettiklerimiz Ve Terkettiklerimiz
Kaybettiklerimiz Ve Terkettiklerimiz
Yazar - Suat Kaya
Okuma Süresi: 3 dk.
182 okunma
Suat Kaya
-Pazar akşamlarının vazgeçilmezi leğende banyo ve kafaya maşrapa ile alınan darbeler, bir parça çocukluk, bir parça sevinç, bir parça masumiyet kalsaydı o günlerden bu günlere, hala anlamını
arar mıydık kaybettiklerimizin ve terkettiklerimizin...
Yemek buldun ye, dayak buldun kaç diyenler, acaba hangisini önce yapmıştı da, söylerken milyon hava basarak kasılırlardı her defasında. İçimizde ki çocuğun yaşıtları büyük adam oldu, biz hala yerimizde sayıyoruz, ne olurdu sanki bizde yırtsaydık kısa yoldan, altımızda lüks arabamız, havuzlu villalarımız,hem yazlığımız hem kışlığımız, tatillerde uçtuğumuz Avrupamız ve Uzakdoğumuz olsaydı fena mı olurdu demek durumun özetiydi aslında...
Dünyaya ve içindekilere tamah etmemek, dünyevileşmemek, hırsa, kibire, makam sevgisine kendini kurban etmemek nefsimize zor, dilimize kolay geliyordu her yol ayrımında. Herşeyin enlerinde kendimizi nitelerken, aklımızın ucundan bir an geçmiyordu sıradan olduğumuz ve bir gün toprağın koynuna sarılıp uyuyacağımız...
Ateş bizi çağırıyor diye reklam yapan Fast-Food markasının ürünlerini tüketirken, ateşin bizi gerçekten çağırdığını unuttuk herhalde. Mangalda etler, tavuklar cozzz diye yağlarını bırakırken kömüre, o sesi dinlemek daha çok hoşumuza gitti. Şatolardan prensesi kurtaran Kahraman Şövalyelerin hikayeleri hep ilginç ve gizemli gelmişti sanırım...
Hikayeler, romanlar, öyküler, deneme yazıları okumak, dinlemek, yeni bir şeyler üretmek nefes aldırır zor zamanlarda, yalnızlığın yoldaşı olmak yediveren gülleri açtırır ruhlarda. Çiçeğe durmuş bahar güneşi gibi, taptaze, yalın, dümdüz, dosdoğru kalabilmek bize kalan hazineydi maziden ve düşlerimizden...
Suat Kaya 09/07/2024.
Yorumlar (0)
Tüm Yazıları